Sosyal Medya Bağımlılığı Çocukları Suça İtiyor
Günümüzde giderek daha küçük yaştaki gençler arasında sosyal medya bağımlılığı ve bilmeden suça karışmaları ciddi bir sorun haline geliyor.
Avustralya hükümeti geçtiğimiz Kasım ayında 16 yaş ve altı çocuklara sosyal medya yasağı getirmesiyle bu konu daha da alevlendi. Bunun üzerine diğer gelişmiş ülkelerde de internet içeriğinin sınırlandırılması konuşulmaya başlandı.
Örneğin Norveç, 15 yaşın altındakilere sosyal medyayı tamamen yasaklamayı düşünüyor. Bu konuda tartışmaların yaşandığı ülkelerden biri de Japonya.
Türkiye’den bir grup milletvekili ise Japonya ve Avrupa’daki uygulamaları yerinde görmek üzere bu bölgeleri ziyaret etmeye hazırlanıyorlar.
Avustralya’daki 16 Yaş Altı Sosyal Medya Yasası
Avustralya hükümeti, tartışmalı yasağın temel amacının gelişme çağındaki çocukları zararlı içeriklerden korumak olduğunu savunuyor. Buna göre TikTok, Twitter (X olarak da bilinir), Instagram ve Facebook gibi sosyal medya platformlarına hesap açmak isteyen 16 yaşından küçük kullanıcıların yaşını doğrulamaları gerekiyor. Aksi takdirde yüksek cezalarla karşı karşıya kalabilirler.
Yasa sadece YouTube’daki eğitim amaçlı videoları ve WhatsApp mesajlaşma uygulamasını aile bireyleriyle iletişim için muaf tutuyor.
Japonya’da Sosyal Medya ve Internet Politikası
Japonya’da yapılan araştırmalar, 16 yaşındaki gençlerin günde ortalama 6 saat 22 dakikalarını internette geçirdiğini ortaya koyuyor. Bu yaş grubundaki gençlerin yüzde 20’si bu süreyi yedi saatten fazla harcıyor.
Ülkede zararlı siteleri filtrelemek için temel bir plan bulunmakla birlikte, küçük yaş gruplarındaki kullanıcıların sadece yüzde 40’ı bu filtreleri cihazlarında kullanıyor.
Japonya’da sosyal medyayı düzenleyen özel yasalar henüz bulunmamakla birlikte, gençleri internetin zararlarından korumaya yönelik çalışmalar yürütülüyor.
Sosyal Medya ve Suç İlişkisi
Gençler arasında sosyal medya kullanımının artmasıyla Japonya’da özel bir suç türü ortaya çıktı: Yami baito (yasadışı yarı-zamanlı çalışma).
İnternet üzerinde hızlı para kazanma vaadinde bulunan ve genellikle yasadışı işler ve dolandırıcılık faaliyetlerinden oluşan reklamlar çocukları suça teşvik ediyor.
Araştırmalar, her beş ilkokul, ortaokul ve lise öğrencisinden birinin internette yabancılarla iletişim kurduğunu gösteriyor. Bu durum, çocukların güvenliğini tehlikeye atıyor.
Ailelerin Görüşleri Ayrılıyor
Japon aileler arasında sosyal medyanın zararlı olduğunu düşünenlerle hayatın ayrılmaz bir parçası ve eğitim aracı olduğunu savunanlar arasında bir bölünme var.
Bazı aileler düzenlemelerin yapılmasını isterken, diğerleri sınırlamaların anne-babanın sorumluluğunda olması gerektiğini savunuyor.
Uzmanlar ise sosyal medyanın öğrenmeyi zorlaştırabileceğini kabul ederken, çocuklara düşünme ve iletişim becerileri kazandırabileceğini savunuyorlar.
Meslektaşları gibi, Eğitim Metodolojileri Uzmanı Profesör Daisuke Fujiwara da yasal düzenlemelerin çocukların hakları gözetilerek yapılması gerektiğini vurguluyor.
