Takdim yazısını Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kaleme aldığı kitap, “Felaketin İzi: Geçmişten Günümüze Yıkıcı Depremler”, “Asrın Felaketi: Kahramanmaraş Depremleri”, “Türkiye Ulusal Risk Kalkanı Modeli”, “Deprem Sonrası Dayanışma” ve “Türkiye’nin İnşa ve İhya Seferberliği” başlıklı 5 bölümden oluşuyor.
Türkçe ve İngilizce hazırlanan kitapta, “asrın felaketi” olarak nitelendirilen depremin ilk anından itibaren alınan tedbirlere, yapılan çalışmalara yer veriliyor.
Afet sonrası sahada koordineli çalışan ekiplerin yanı sıra uluslararası arama kurtarma ekiplerinin çalışmalarının anlatıldığı kitapta, birlik, beraberlik ve dayanışmanın önemi vurgulanıyor.
Kitapta, yapılan çalışmalar fotoğraflarla anlatılıyor
Türkiye’yi sarsan büyük depremlerin tarihçesinin infografiklerle anlatıldığı kitapta, Türkiye’nin bu alanda tecrübe ve çalışmaları da istatistiki bilgilerle aktarılıyor.
Kitapta, deprem sonrası yapılan arama kurtarma çalışmaları ve yaraların hızla sarılmasına ilişkin yapılan çalışmalar ile depremden sonra devletin eğitimden sağlığa, çevre ve şehircilikten ulaştırma ve tarıma kadar bölgede her alandaki ihya ve inşa çalışmaları fotoğraflarla ele alınıyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın öncülüğünde oluşturulan Türkiye Ulusal Risk Kalkanı Modeli’nin amacı ve yapılan çalışmalarına da yer verilen kitapta, başta deprem olmak üzere sel, heyelan, yangın gibi iklim krizinden kaynaklanan afetlere karşı yapılan hazırlıklar ile oluşturulan 13 kurul anlatılıyor.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’nın koordinasyonunda yapılan iletişim ve medya alanındaki çalışmalara da değinilen kitapta, depremlerin ardından sosyal medya platformlarında afet çalışmalarını olumsuz etkileyen dezenformasyon faaliyetleriyle etkin mücadele için yapılan çalışmalara yer veriliyor.
“Devlet-millet dayanışmasıyla tarihin en büyük afetlerinden birinin altından kalkmayı başardık”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kitabın takdim yazısında, devletin depremin ilk anından itibaren hızlı bir refleks göstererek bakanlıkları, kurumları, belediyeleri, sivil toplum kuruluşlarıyla afet bölgesine koştuğunu, yardım ve destek ekipleriyle beraber toplam 272 bini aşkın kamu görevlisinin depremzedelerin yanında olduğunu belirtti.
Milletin de tam bir seferberlik anlayışıyla depremzedelere yardım etmek, onlara maddi ve manevi destek olmak için kendiliğinden harekete geçtiğini aktaran Erdoğan, şunları kaydetti:
“Devlet-millet dayanışmasıyla sadece kendi tarihimizin değil, tüm insanlık tarihinin en büyük tabii afetlerinden birinin altından alnımızın akıyla kalkmayı başardık. Bu zor süreçte dünyanın 100’ü aşkın ülkesinden arama-kurtarma ekiplerinden barınma imkanlarının sağlanmasına kadar farklı alanlarda çok ciddi yardım ve destek gördük.
Depremin üzerinden bir yıl geçmesine rağmen kayıplarımızın acısı halen yüreklerimizi yakıyor. 50 binden fazla insanımızı kaybettiğimiz bu felaketi her zaman gündemimizin ilk sırasında tutmaya devam edeceğiz. Depremin 11 ilimizde yaptığı yaralar henüz kapanmadı ancak bu yaraları sarmak, depremin yıktığı şehirlerimizin tamamını konutları, iş yerleri, tarımı, sanayisi, tarih ve kültürel değerleriyle yeniden ayağa kaldırmak için tüm kurumlarımızla yoğun şekilde çalışıyoruz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yazısında, yıkılan şehirlerin inşa ve ihya çalışmalarıyla ilgili bilgi vererek, afetin yıktığı şehirleri eskisinden daha görkemli, daha güvenli ve dayanıklı hale getirinceye kadar mücadeleyi sürdüreceklerini vurguladı.
Yakın dönemde yaşanan deprem felaketlerinin güvenli şehirler için kentsel dönüşümün önemini ve gerekliliğini gözler önüne serdiğine dikkati çeken Erdoğan, “Başta İstanbul olmak üzere 81 vilayetimize yapacağımız en büyük iyiliğin kentsel dönüşüm hamleleri olduğu kanaatindeyiz. Deprem bölgesinde inşa edilen yeni konutlar ve kentsel dönüşüm projeleriyle önümüzdeki dönemde 1,5 milyonu İstanbul’da olmak üzere 6 milyon yeni konutu ülkeye kazandırmayı hedefliyoruz” ifadelerini kullandı.